Özümleme nedir Piaget ?

Umut

New member
Özümleme Nedir? Piaget'in Efsane Kavramına Gülümsetici Bir Bakış

Herkese selam! Bugün, insan beyninin işleyişine dair biraz derinlere inip, ama tam anlamıyla eğlenceli bir yolculuğa çıkacağız. Konumuz Piaget ve onun meşhur "özümleme" kavramı. Merak etmeyin, burada kafa karıştırıcı teorilerden uzak duracağız. Hem zaten kimse kafa patlatmaya gelmiyor, değil mi? Piaget'in özümleme fikri, aslında oldukça basit ve işin güzel yanı, günlük hayatımıza nasıl yansıdığına dair bazı enteresan noktalara değineceğiz. Hazırsanız, başlayalım!

Piaget Kimdir?

Jean Piaget, İsviçreli bir psikolog ve eğitimci. Çocukların dünyayı nasıl algıladığını, öğrendiğini ve zihinsel gelişim süreçlerini incelemiş. Ama bu adam öyle biri ki, bilim dünyasında "Çocukların Zihinsel Evrimi" konusundaki çalışmaları ile taht kurmuş. Yani bu adamdan haberi olmayan birini bulmak, fıkra gibi bir şey olurdu. Neyse, pişti olduk ama şimdi konumuza dönelim.

Özümleme Nedir?

Piaget’in “özümleme” (assimilation) kavramı, bir tür zihinsel süreçtir. Özümleme, dış dünyadan gelen bilgilerin, mevcut bilgi yapılarımıza dahil edilmesi sürecini tanımlar. Yani, daha önce öğrendiğimiz bilgilere yeni şeyler eklememiz. Tıpkı yeni bir telefon aldığınızda, eski telefonunuzdaki tüm numaraları ve ayarları yeni cihazınıza eklerken yaşadığınız sürece benzer bir şey.

İşte bu basit bir tanım, ama eğlenceli olan kısmı burada başlıyor.

Erkekler ve Kadınlar Arasındaki Özümleme Farkı?

Bu noktada erkeklerin ve kadınların farklı şekillerde özümleme yapma şekillerine eğlenceli bir göz atalım. Duygusal analiz yapmak gibi bir amacım yok ama izninizle biraz stereotip yapacağım! (Tabii, bu sadece espri amaçlıdır. Lütfen ciddiye almayın!)

Erkekler:

Erkekler çözüm odaklıdır. Mesela bir problemle karşılaştıklarında, çözümün ne olduğunu hemen anlamak isterler. Bu, onların özümleme tarzıdır. "Tamam, bunu daha önce şunu yaparak çözdüm. O zaman bu da böyle gider," şeklinde düşünürler. Mesela, bilgisayarın donması gibi bir sorunla karşılaştıklarında, hemen "Ctrl+Alt+Del" yapıp işi halletmeye çalışırlar. Zihinsel olarak bir şablonları vardır ve her şey oraya uyacak şekilde çözülür.

Ama tabii, bu bazen eğlenceli de olabiliyor. Hani, "Eğer kadınlar bunu düşünseydi…" diye bir espri var ya. Kadınlar durumu daha derinlemesine analiz ederler. Erkeklerin çözüm odaklı yaklaşımı, bir süre sonra onlara çözüm sunmaz, çünkü kadınlar olayı daha çok duygusal olarak özümsemeye eğilimlidirler.

Kadınlar:

Kadınların özümleme tarzı biraz daha duygusal ve ilişki odaklıdır. Bir kadının zihinsel süreci genellikle şunu içerir: "Bu durumu daha önce nasıl hissetmiştim? O zaman da çözüm müydü, yoksa daha fazla dikkat ve empati mi gereklidir?" Kadınlar, çözüm ararken olayın insani boyutunu göz ardı etmezler. Bir problemi çözmeye çalışırken, hem kendi duygu durumlarını hem de başkalarının duygusal ihtiyaçlarını göz önünde bulundururlar. Mesela, bir arkadaşınızın moralinin bozulduğunu fark ettiğinizde, sadece "Biraz moral vermek gerek" diyerek işi çözmeye çalışmazsınız. Aynı zamanda ona nasıl daha iyi destek olabileceğinizi düşünürsünüz. Bu, bir çeşit "duygusal özümleme" değil de nedir?

Günlük Hayatta Özümleme: Pratik Bir Örnek

Şimdi, özümlemenin gerçek hayatımıza nasıl yansıdığına bakalım. Mesela, okulda ya da işte yeni bir görev verildiğinde, bunu nasıl özümseriz? Tıpkı Piaget’in teorisinde olduğu gibi, ne kadar yeni şeyler öğrenirsek öğrenelim, bunu hemen eski bilgilerimizle birleştiririz. Bir yabancı dili öğrenmeye başlasak, önce öğrendiğimiz kelimelerle ifade etmeye çalışırız, sonra yeni dildeki kalıpları eskileriyle harmanlayarak daha akıcı hale geliriz. O dildeki her yeni kelime, bizim eski bilgilerimize eklenir, böylece hafızamızda yeni bir yapı oluşturulur.

Özümleme, bir bakıma kişinin evrimidir. Yeni deneyimler, yaşadıklarımızın içinden ne öğrendiğimizi gösterir. İster kadın olun, ister erkek, ne kadar çok deneyim kazanırsak, beynimiz o kadar çok yeni bilgiyi eski bilgilerle birleştirir. Bu, insan zihninin en temel işleyiş biçimidir.

Yorumlarınızı Bekliyoruz!

Şimdi, hepinizin kafasında bu konuda birkaç soru oluştuğunu tahmin ediyorum. Hadi bakalım, kimler kadın ve erkeklerin farklı özellikleriyle ilgili fikrini paylaşmak ister? Özümleme, sadece psikolojide değil, bence hayatın her alanında çok önemli bir kavram. Kim bilir, belki de bu basit işlem, hepimizi daha güçlü ve çözüm odaklı bireyler yapabilir! Yorumlarda, sizce özümleme günlük yaşantımıza nasıl etki eder?

Kendinizi hiç başka biriyle özümleme yaparken yakaladınız mı? Ya da bir durum karşısında duygusal olarak mı, yoksa mantıklı olarak mı hareket ettiniz? Hadi, hep birlikte bakalım beynimiz hangi şablona daha yatkın!