Düşmeyen tansiyon neyin belirtisi olabilir ?

Emir

New member
Düşmeyen Tansiyon: Kafa mı Yapıyor, Yoksa Vücut mu İsyanda?

Arkadaşlar merhaba,

Şimdi size bir itirafta bulunacağım… Geçen gün tansiyonumu ölçtürdüm, doktor “Bu hâlâ yüksek, düşmüyor” dedi. Ben de “Hocam belki de ben yüksek profilli biriyimdir” diye şaka yapmaya çalıştım, ama doktor sadece stetoskopunu bana daha sert bastırmakla yetindi.

Düşmeyen tansiyon konusu ciddi, evet… Ama gelin, bunu biraz daha “forum moduna” alalım. Çünkü burada doktor yok (umarım), reçete yazılmıyor (kesin), ama bolca “komşu tavsiyesi” var.

---

Erkekler ve Tansiyon: Stratejik Yaklaşım

Erkekler bu konuda adeta NATO kriz masası gibi çalışıyor. Mesela bir erkek forumdaş şöyle yazar:

> “Abi önce tuz oranını sıfıra çekeceksin. Sonra sabahları limonlu su, akşamları sarımsaklı yoğurt… 3. gün zaten düşüyor.”

Beyler bu işte mühendis kafasıyla yaklaşıyor: Bir problem var → Sebebi bulunacak → Çözüm uygulanacak → Geri bildirim alınacak.

Yani tansiyon onlar için bir “boss level”. Önce zayıf noktayı bulacaklar, sonra taktik geliştirecekler.

Tabii bazen şu da oluyor:

> “Abi tansiyonun çıkıyorsa… çıkmasına izin verme.”

> Bu kadar basit (!)

Bir de her şeyi teknolojiyle çözeceğini sanan grup var. “Bluetooth’lu tansiyon aleti aldım, telefonla eşleşiyor” diyor. Eşleşiyor da kardeşim, tansiyon düşüyor mu? Yok. Ama veri grafiğin oluyor, belki moralin artar.

---

Kadınlar ve Tansiyon: Empati Yüklü Yaklaşım

Kadınlar olaya bambaşka giriyor. Önce geçmişini soruyor:

> “Ay canım, peki son zamanlarda çok stres yaptın mı? Patronun sana hâlâ yükleniyor mu? Evde yeterince dinlenebiliyor musun?”

Tansiyon onlar için bir “duygu analizi”. Beden, ruh ve çevre üçgeninde ne eksik, onu bulmaya çalışıyorlar.

Bir de kadınlar bu süreçte sizi yalnız hissettirmiyor:

> “Bak yarın gel, sana kek yaparım. Hem konuşuruz hem de tansiyonunu ölçeriz.”

Tabii burada ufak bir çelişki var: kek, çay, börek derken o tansiyon düşer mi, yoksa iyice şahlanır mı, orasını tartışırız.

---

Peki Düşmeyen Tansiyon Neden Olur? (Ciddi ama hafif soslu)

Şimdi, doktor olmasak da Google Üniversitesi mezunuyuz. Düşmeyen tansiyonun sebepleri arasında şunlar varmış:

- Fazla tuz (Yani “azıcık daha serpeyim” dediğimiz her an, damarlarımız ‘yardım edin’ diye bağırıyor.)

- Stres (İşe gitmek bile tek başına yeterli sebep olabilir.)

- Genetik faktörler (Anne-babadan gelen miras; keşke yazlık gelseydi, yüksek tansiyon yerine.)

- Hareketsizlik (Evde yürüme mesafemiz: Yatak → Buzdolabı → Koltuk.)

Tabii bu sebepleri bilmek, çözüm anlamına gelmiyor. Ama en azından kendimizi kandıracak bahaneler bulmamıza yardımcı oluyor.

---

Forum Tavsiyeleriyle Tansiyon Düşürme 101

1. Sarımsak Mucizesi

Forumun yarısı “Sarımsak candır” diyor. Kokusunu dert etmeyin, tansiyon düşerse sosyal hayat zaten yavaşlar.

2. Yürüyüş

Bazı forumdaşlar yürüyüşü överken, bazıları “Ben yürüdüm de ne oldu? Eve dönünce lahmacun yedim” diye itiraf ediyor.

3. Müzikle Terapi

“Klasik müzik aç, damarlar gevşiyor” diyenler var. Ama Metallica dinleyip hâlâ yaşayan arkadaşımız da mevcut, yani yöntem kişiye göre değişir.

4. Kayınvalide Detoksu

Bazı erkek forumdaşlar “Kayınvalideyi üç gün görmeyince tansiyonum normale dönüyor” iddiasında. Bilimsel olarak kanıtlanmamış ama çok samimi bir deneyim.

---

Kadın-Erkek Farkı: Tansiyon Sohbeti Simülasyonu

Erkek: “Abi tansiyon yüksekse, öncelikle tuzu bırak, bol su iç. Spor yap, düşer.”

Kadın: “Canım, peki son zamanlarda kendine vakit ayırdın mı? Belki de dinlenmen lazım.”

Erkek: “Dinlenme kısmı boş, hareket lazım.”

Kadın: “Ama o kadar da sıkma kendini, huzur önemli.”

Erkek: “Tansiyon huzurla düşmez, fizyoloji bu.”

Kadın: “Sen huzur bul, fizyoloji sana ayak uydurur.”

Ve bu diyalog, forumda 12 sayfa süren tatlı bir tartışmaya dönüşür.

---

Kapanış ve Davet

Arkadaşlar, şaka bir yana, düşmeyen tansiyon ciddiye alınması gereken bir durum. Ama biraz da gülmek, stresimizi hafifletmek için güzel bir bahane.

Siz de kendi “tansiyon maceralarınızı”, ev yapımı çözümlerinizi, işe yarayan ya da yaramayan tavsiyelerinizi buraya yazın.

Kim bilir, belki de bu başlık sayesinde biri tansiyonunu düşürür… Ya da en azından yüzünde bir tebessüm oluşur.

Sonuçta, moral de bir çeşit tedavi değil midir?

---

İstersen ben buna, forum tarzında birkaç hayali üyeden esprili yorumlar ekleyebilirim; o zaman yazı daha “yaşayan” ve interaktif olur.

Onları da ekleyeyim mi?