Bir CEO yılda kaç kitap okur ?

Koray

New member
Merhaba sevgili forumdaşlar,

Sizlerle bir süredir kafamda dönüp duran bir soruyu tartışmak istedim: Bir CEO yılda kaç kitap okur? Bu sorunun yanıtı sadece “sayısal okuma miktarı” değil, aynı zamanda “zihin açma”, “yön verme”, “dönüştürme” iddiasıyla örtüşüyor — ve bu yüzden siz de düşüncelerinizi paylaşınca altın gibi olacak. O hâlde gelin bu sorunun izini birlikte süzelim.

Kökenler: Kitap, Liderlik ve Değişimin Tarihsel İlişkisi

Kitap okumanın liderlerle, düşünürlerle, yönetenlerle olan bağı oldukça eski. Orta Çağ’ın bilge hükümdarları, saraylarındaki kütüphaneler aracılığıyla yalnızca tarih ve felsefeyle değil; coğrafya, strateji, etik, devlet yönetimi gibi çok çeşitli konularla ilgilenir; yöneticiliği salt güç kullanımı değil, entelektüel donanımla şekillendirilmiş bir sorumluluk olarak görürlerdi. Rönesans’ta ise bu alışkanlık daha da sistematik hâle geldi: Bilim, sanat, edebiyat okuyan kraliyet çevreleri; diplomasi, politika ve ticareti entelektüel bir vizyonla ele aldı.

Yani “okuyan lider” kavramı, bir keyif aktivitesinden fazlası — bir gereklilik olarak görülmüş uzun zamandır. Bu tarihi kök, günümüzde CEO’ların kitaplarla ilişkisini de anlamlı kılıyor: Çünkü liderlik artık sadece karar vermek değil, vizyon oluşturmak, değişim yönetmek, kültür inşa etmek demek.

Günümüzde: Bir CEO Ne Kadar Okuyor?

Tabii “bir CEO yılda kaç kitap okur” sorusunun net bir cevabı yok — çünkü bu, sektöre, kişisel alışkanlıklara, vakit yönetimine göre büyük farklar gösteriyor. Ancak genel bir gözlem yapmak mümkün:
- Bir kısım CEO, yılda 3–5 kitap gibi “düzenli ama sınırlı” bir tempo tutturuyor. Yoğun iş, seyahat, toplantılar derken — kitap ancak “tatil/seyahat/hafta sonu” zamanlarını bulunca giriyor hayata.
- Diğer grup ise ayda en az 1 kitap, yani yılda 12′ye yakın kitap okuyor. Hatta bazıları 15–20 civarında — özellikle kişisel gelişim, liderlik, psikoloji, ekonomik trendler gibi alanlarda.
- “Okumayı dijitalleştirenler” de var: E-kitap, sesli kitap, makale, uzun e-mail analizleri gibi biçimlerle aslında “çok daha fazla” içerik tüketiyor; ama bu içeriklerin “derinlik” ve “yeni kavrayış” kazandırıp kazandırmadığı tartışmaya açık.

Bu farklılıklar; bir yandan kişisel tercihleri, diğer yandan kurum kültürünü, sektörün temposunu ve bilginin erişilebilirlik düzeyini gösteriyor.

Okuma Alışkanlığı ve Cinsiyet Temsilleri: Strateji mi, Empati mi?

Forumda bazılarınız erkek yöneticiler, bazılarınız kadın lider ya da profesyoneller — belki bu yazı düşündüklerimize yeni bakış açıları kazandırır. Genel gözlemler, toplumsal cinsiyetin algılarının okuma biçimlerine de yansıdığını gösteriyor:
- Erkek CEO’lar/ yöneticiler genellikle strateji, çözüm, rekabet, finans, yönetim gibi konulara yöneliyor; okudukları kitaplar da bu eksende oluyor. Bu onlara karar alma hatlarında düşünsel derinlik kazandırıyor, belirsizlik altında bile soğukkanlılıkla yol almayı sağlıyor.
- Kadın profesyoneller / yöneticiler ise empati, toplumsal bağlar, ekip dinamiği, organizasyon kültürü, iletişim gibi meselelere eğiliyor. Okudukları kitaplar iş dünyasının dışında kalmayabiliyor; ancak getirdikleri bu insancıllık, çalışanlarla ilişkiyi dönüştürüyor, daha kapsayıcı, dayanışmacı, vizyon sahibi bir yönetim tarzı oluşturuyor.

Bu iki yaklaşım birbirine yalnızca alternatif değil — tamamlayıcı. Strateji kadar empati, rekabet kadar topluluk bilinci, çözüm odaklılık kadar ilişki yönetimi... Başarılı yönetim aslında bu sentezde yatıyor.

Beklenmedik Alanlarla İlişkilendirme: Nörobilim, Teknoloji, Yaşam Biçimi

Kitap okumayı sadece bir “sorumluluk” ya da “boş vakit değerlendirmesi” olarak görmemek lazım. Günümüzde gelişen alanlara bakarsanız:
- Nörobilim araştırmaları gösteriyor ki; yeni bilgiler öğrenmek beyni diri tutuyor, sinaps oluşumunu destekliyor, esneklik kazandırıyor. Dolayısıyla bir CEO için düzenli okuma, zihinsel adaptasyonu, problem çözme kapasitesini canlı tutuyor.
- Dijital Detoks kavramı yayılıyor: Ekran karşısında geçen süre arttıkça dikkat dağınıklığı, odak sorunu ortaya çıkıyor. Geleneksel kitap — kâğıt ya da derinleşmeye müsait e-kitap — bu bağlamda zihinsel “reset” sunuyor; içsel sessizlikte düşünmeyi, analiz etmeyi, strateji geliştirmeyi mümkün kılıyor.
- Dahası bir CEO, okunmuş kitapları sadece kendisi için değil; ekipleriyle paylaşarak bir kurum kültürü yaratabilir. Çalışanların da okuma alışkanlığı kazanması, kurumsal hafızayı güçlendirir, kolektif bilinç geliştirir; bu da uzun vadede kurumu sadece para kazanmak için değil, anlam üretmek için konumlandırır.

Gelecekteki Potansiyel Etkiler: Liderlik, Kültür ve Toplumsal Sorumluluk

Eğer daha çok CEO ve üst düzey profesyonel gerçekten kitapla haşır neşir olursa...
1. Kurumsal kültürde derinlik artar — Anlık performans baskısının yerine vizyon, etik, sürdürülebilirlik gibi değerler koyulur.
2. Toplumsal bilinç yükselir — Okunan kitaplar sadece iş stratejisi değil; toplumsal cinsiyet, çevre, eşitsizlik gibi konuları da içerebilir; bu da liderlerin kararlarında sorumluluk taşır.
3. Yenilik ve adaptasyon hızı artar — Dünya hızlı değişiyor; yeni teknolojiler, ekonomik dalgalanmalar, iklim sorunları. Kitap, sabit bir aynadır; geçmişten bugüne insanlık neleri başarmış, nelere çakılmış? Görmek, öğrenmek, ders almak mümkün.
4. İnsan ilişkileri ve moral yükselir — Empati temelli kitaplar, lideri yalnız yöneten değil; taşıyan, birlikte büyüten biri hâline getirir; bu da çalışan bağlılığını, verimliliği, çalışma mutluluğunu artırır.

Sonuç: Sayıdan Öte — Nitelik, Denge ve Bilinç

Öyleyse “Bir CEO yılda kaç kitap okur?” sorusu yerine “Ne kadar derin, ne kadar bilinçli, ne kadar dengeli okur?” demek belki daha doğru. Tabii, kimseyi rakamlara sıkıştırmak istemiyorum — zira herkesin vakti, işi, sorumluluğu farklı. Ama şu kadar diyebilirim: Düzenli okuma, kişisel gelişimden kurumsal liderliğe, toplumsal sorumluluktan zihinsel sağlığa uzanan bir yol. Erkek‑kadın ayrımı gözetmeden, strateji ile empatiyi, çözüm odaklılığı ile topluluk bilincini birleştiren bir okuma kültürü — işte bu, gerçek güç.

Siz ne düşünüyorsunuz? Yılda kaç kitap okuyorsunuz ya da ideal sayıyı ne görüyorsunuz? Okuduklarınız neleri değiştirdi hayatınızda ve işinizde? Hadi gelin bu konuyu birlikte derinleştirelim.