Elektrikli araba kesiminde artan talep ve teknolojinin gelişimiyle birlikte şirketler peş peşe yaptıkları yatırımları büyük bir oranda artırma kararı aldığını açıklıyor. Hatta birtakım ABD ve Avrupalı şirketler 2030’lu yıllara gelindiğinde karbon salınımını sıfıra indirme planları yaptığını açıkladı. Nissan ise kesin bir dönüşüm tarihi vermese de yaptığı yatırımlar önümüzdeki 5 yıl içerisinde Japonya’da yaşanacak büyük değişime ışık tutuyor.

Nissan, elektrikli araba dalına 17,6 milyar dolar yatırım yapacak

Nissan, “Ambition 2030” ismini verdiği büyük bir planın kesimi olarak yeni elektrikli arabalar ve pil teknolojisi geliştirmek için önümüzdeki beş yıl içinde 2 trilyon yen (17,6 milyar dolar) yatırım yapacağını duyurdu. Şirket 2030 yılına kadar 15 yeni, toplam 23 EV’yi (elektrikli otomobil) piyasaya sürmeyi hedefliyor.

Elektrikli araba (EV ve e-Power PHEV/hibrit) satışının 2030 yılına kadar Avrupa’da yüzde 75, Japonya’da yüzde 55, ABD ve Çin’deyse yüzde 40’lık bir pazar hacmine genişlemesi hedefleniyor. Geri kalan kısmıysa geçmiş periyotta satışları yapılan içten yanmalı motorlu araçlar olacak ve pazar hacmi giderek küçülecek.

Nissan, 2028 yılına kadar üretimini ve gelişimini tamamladığı tüm katı haldeki pilleri ile birlikte elektrikli arabalarını piyasaya sürecek. Bunun içinse 2024 üzere nispeten erken bir tarihte Yokohama’da bir pilot tesis hazırlayarak denemelerine başlayacak.

Bu teknoloji, daha kısa şarj müddetleri üzere birtakım yenilikler vadediyor. Fakat şimdi beklendiği üzere piyasaya çıkmadığı için hakkında net bir şey söyleyemiyoruz. Lakin Nissan 2028 yılına kadar pil gruplarının maliyetini kWh başına 75 dolara düşürmek ve ilerleyen yıllarda da 65 dolara kadar indirmek istiyor. Bu günümüze oranla neredeyse yarı yarıya bir fiyat farkı ortaya çıkartıyor.

Buna ek olarak şirket, ProPilot şoför yardım teknolojisini 2026 yılına kadar 2,5 milyondan fazla Nissan ve Infiniti aracına entegre etmek istediğini de söyledi. Ayrıyeten yeni kuşak LIDAR sistemlerini 2030 yılına kadar neredeyse her yeni modeline dahil edecek.

Nissan, Ambition 2030 kapsamında ayrıyeten en az dört konsept araba tanıttı. Bunlara Chill-Out, Surf-Out, Hang-Out ve Max-Out isimlerini verdi. Birçok şirketin hedeflediği üzere bu araçlarda otonom sürüş, iç özellikler ve şu an piyasada görmediğimiz lakin buram buram gelecek kokan dizaynlarla karşımıza çıkıyor.

Siz bu husus hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlarda bizlerle paylaşmayı unutmayın!

Renault, ürettiği arabalarla kullanıcıların ilgisini çekmeyi başarıyor. Bilhassa uygun fiyatlı modelleriyle hem ülkemizde hem de dünyada çok seviliyor. Şirket, uygun fiyatlı modellerin yanı sıra farklı konsept arabalar de tanıtıyor.

Şirketin tanıttığı konsept arabalar sunduğu teknolojilerle sıra dışı gözüküyor. Bu sefer tanıtılan konsept araba ise öbür konseptlerden çok farklı. Şirket, yeni duyurusunda klasikleşmiş modeli Renault 4L‘nin uçan araç versiyonunu tanıttı.

Renault Air4 konsepti karşımıza çıktı!

Renault 4L, şirketin en başarılı modelleri ortasında. 1961 yılında 1992 yılına kadar yaklaşık 8 milyondan fazla üretilmiş. Şirket, bu efsane arabanın 60. yılının anısına Renault Air4 konsepti tanıttı. Bu araç olağan bir aracın bilakis bir quadcopter. Yani uçan bir otomobil.

Şirket yaptığı açıklamada Renault Air4 ile ilgili şöyle bahsediyor: “Air4, trafiğin birleştiği, hayatların durma noktasına geldiği ve üzerimizdeki dünyanın engellenmediği gerçeğinden doğan bir bağımsızlık ve özgürlük sembolüdür.”. Aracın tasarımı özgününden yola çıkılarak yapılmış. Bizleri daha yumuşak sınırlar karşılıyor. Bunun yanında aracın gövdesi karbon fiberden üretilmiş.

Şirket, araçta 90.000 mAh boyutunda bir batarya kullanacak. Araç yatayda azamî 58 mil (93,6 km/h) sürate ulaşabilecek. Bunun yanında uçan araba Azamî 700 metre yüksekliği çıkacak. Aracı kullanmanız için pilot lisansına gereksiniminiz olacak.

Renault Air4 kimi kentlerde sergilenecek!

Renault Air4 konseptin seri üretime geçip geçmeyeceği ise şimdi belirli değil. Ama büyük ihtimalle araç seri üretime geçmeyecek. Renault, aracı 29 Kasım’dan yıl sonuna kadar Fransa’nın Paris kentinde Champs Elysées’deki Atelier Renault’da sergileyecek. Bu araçla birlikte Renault 4L’nin kıymetli modelleri de sergilenecek. Akabinde sırasıyla Miami, Florida, New York ve Makao’da karşımıza çıkacak.

Pekala, sizin fikirleriniz neler? Sizce uçan arabalar mantıklı mı? Yorumlarınızı ve görüşlerinizi aşağıda belirtmeyi unutmayın.

Tesla, dünyanın en kıymetli araba üreticileri ortasında. Şirket ürettiği elektrikli arabalarla içten yanmalı motorlara baş tutuyor. Bunun yanında şirket, arabalardaki teknolojileri arttırarak kullanıcılara daha rahat seyahat tecrübesi sunmayı amaçlıyor.

Tesla, son vakitlerde Full Self-Driving teknolojisine çok kıymet veriyor. Bu teknolojiyi geliştirmek emeliyle kimi müşterilerinin teknolojiyi test etmesine müsaade veriyor. Şirket yeni yaptığı açıklamayla test etmek isteyen müşterileri için yeni koşullar getirdi.

Tesla, Full Self-Driving için kameraya erişim zaruriliği getirdi!

Tesla, Full Self-Driving teknolojisinin gelişmesi için beta versiyonunu müşterileri için açık hale gelmişti. Bu teknolojiyi deneyimlemek isteyen kullanıcılar müracaat yaparak test edebiliyordu. Şirket, yeni yayınladığı bildiriyle birlikte teknolojinin test edildiği arabanın kameralarına erişebileceğini açıkladı.

Tesla, beta kullanıcılarıyla yaptığı muahedede şu cümlelere yer verdi : “FSD Beta’yı aktifleştirerek, Tesla’nın aracın dış kameralarından ve kabindeki Kabin Kamerasından VIN ile bağlı imaj datalarını toplamasına önemli bir güvenlik riski yahut çarpışma üzere bir güvenlik olayının meydana gelmesi durumunda müsaade veriyorum.”

Bu bildiriden evvel Tesla, kimi arabalarından kamera manzarası toplamıştı. Lakin bu imgeler araçların VIN (Araç Tanımlama Numarası) ile eşleştirilmemişti. Bu eşleştirmeyle birlikte şirketin bildirdiği durumlardan birinin olması halinde şoförün ve arabanın izini sürmek daha kolay olacak. Ayrıyeten şirket bu sayede şoförün yanılgısı olması durumunda Full Self-Driving teknolojisine cürüm atılmasını engellemeyi amaçlıyor.

Full Self-Driving ne kadar inançlı?

Geçtiğimiz günlerde paylaşılan imgelere bakılırsa teknoloji kimi kullanıcıları hüsrana uğrattı. Yapılan testlerde otobanlarda bir problem olmazken kent içinde birtakım yanılgılar meydana gelebiliyor. Bilhassa yayalar ve bisikletlilere verdiği yansılar kullanıcıların denetimi geri alması gerektiriyor.

Şirketin hedefi bu teknolojiyi güvenlik testlerinden yüksek puan aldıktan sonra kullanıcılarına sunmak. Bu teknolojiyi aracınızı alırken 10.000 dolar daha vererek arabanıza ekletebiliyorsunuz. Bu teknoloji piyasaya sunulduğunda bu opsiyonu alan bireyler FSD’yi kullanabilecek. Pekala, sizin kanılarınız neler? Sizce Full Self-Driving gerekli mi? Yorumlarınızı ve görüşlerinizi aşağıda belirtmeyi unutmayın.

Xiaomi, geçtiğimiz Mart ayında elektrikli araba dünyasına giriş yapacağını duyurmuştu. Daha evvel elektronik aygıtlar üzerine üretim yapan Apple da elektrikli araba dünyasına giriş yapacağını duyurmuştu. Gayelerinin büyük olduğunu belirten şirket, bu alanda üretime geçen ikinci telefon şirketi oldu. Önümüzdeki on yıl içinde 10 milyar dolar yatırım yapmayı planlayan Xiaomi, yılda üretmek istediği araç sayısını açıkladı.

Xiaomi, yılda 300 bin elektrikli araba üretecek

Xiaomi elektrikli araçlarıyla ilgili detaylı bilgiler şimdi gün yüzüne çıkmamış olsa da gelen haberler şirketin bu mevzuda önemli adımlar attığını gösteriyor. Eylül ayında Xiaomi Automobile Co. Ltd. ve geçtiğimiz günlerde de Xiaomi Automobile Technology Co. Ltd. isminde iki yan firma hayata geçmişti. Son gelen haberlere nazaran şirket, yılda 300 bin araç üretim yapabilecek donanıma sahip bir elektrikli araba fabrikası inşa edecek.

Açıklamayı hükümet takviyeli ekonomik kalkınma ajansı Beijing E-Town yaptı. Ajansın resmi WeChat hesabından yapılan açıklamaya nazaran şirket, tesisi iki evrede inşa edecek. Xiaomi’nin CEO’su Lei Jun ise bu tesisin 2024 yılında seri üretime başlayacağını söyledi. Şirket, üretimin merkezi olarak Pekin‘i seçti.

Çin’deki en büyük akıllı telefon markası haline gelen Xiaomi, arabalarıyla ilgili şimdi detay paylaşmasa da teknolojik olarak donanımlı bir eser sunmaya hazırlanıyor. Lei Jun, şirketin sahip olduğu donanımın elektrikli araba dünyasında kendilerini bir adım öne taşıyacağını söyledi. Ayrıyeten şirket, bu alanın öncülerinden Tesla ile rekabet edebilecek seviyeye en kısa müddette gelmek istiyor.

En kısa müddette seri üretime geçmek isteyen Xiaomi, birinci modelini 2023’te tanıtacak. Şirket, kısa mühlet evvel elektrikli araba üreticisi NIO’nun pil tedarikçisi Beijing Weilan New Energy‘ye önemli ölçüde yatırım yapmıştı. Bu yatırımların nasıl sonuç vereceği şimdiden merak konusu.

Xiaomi’nin eserlerini nasıl buluyorsunuz? Sizce şirket, elektrikli araba dünyasında başarılı olur mu? Lütfen fikirlerinizi yorumlar kısmından bizimle paylaşınız.

Otomotiv dalındaki değişim tüm süratiyle sürüyor. Tesla başta olmak üzere elektrikli araçları ile tanınan hale gelen şirketlerin akabinde yıllardır kesimde muvaffakiyet ile faaliyet gösteren araba devleri de akıma ayak uydurmaya başlıyorlar.

Hatta son periyotta akıllı telefon üreticileri de elektrikli araba konusunda somut adımlar atmaya başladı. Son olarak kesimin güçlü oyuncularından Xiaomi ve Huawei’nin bu alanda kıymetli bir tedarikçiye önemli ölçüde yatırım yaptığı öğrenildi.

Xiaomi ve Huawei, KONUT pil tedarikçisine yatırım yaptı

Bilindiği üzere iki şirket de bir müddettir elektrikli araba konusunda çalışmalarını sürdürüyor. Bu noktada Xiaomi’nin bir adım daha öne çıktığını söyleyebiliriz. Çünkü şirket, eylül ayında Xiaomi Automobile Co. Ltd., geçtiğimiz günlerde de Xiaomi Automobile Technology Co. Ltd. isimli ikinci yan firmasını hayata geçirdi. Böylece araba ünitelerinde vazife yapan çalışanların sayısı 500’ün üzerine çıktı.

Huawei ise ABD yaptırımları nedeniyle istediği adımları tam manasıyla atamıyor. Bu nedenle Xiaomi’ye kıyasla daha sakin bir süreç geçirdiğini, lakin tekrar de çalışmalarda büyük kademe kaydedildiğini belirtelim.

Xiaomi ve Huawei’nin kısa mühlet evvel Çinli elektrikli araba üreticisi NIO’nun pil tedarikçisine önemli ölçüde yatırım yaptı. Beijing Weilan New Energy isimli tedarikçi, her iki şirketten toplamda 500 milyon Yuan, kabaca 78,2 milyon dolar yatırım aldığını açıkladı.

2016 yılında kurulan ve elektrikli arabaların tanınan hale gelmesiyle kısa müddette dev şirketlerle mutabakat sağlayan tedarikçi, Çin’de üç farklı üretim tesisine sahip. Bilhassa yüksek menzilli bataryalar üretmesi ile sıklıkla tercih ediliyor. Hatırlanacağı üzere azamî 1.000 km menzile sahip NIO ET7 modelinde Beijing Weilan New Energy’nin imzası var.

Huawei ve Xiaomi de kendi elektrikli araba planlarında kelam konusu tedarikçiden faydalanmak istiyor. Bu nedenle ilerleyen devirlerde yeni yatırımların gelebileceğinin altı çiziliyor.

Pekala siz bu mevzu hakkında ne düşünüyorsunuz? Xiaomi ve Huawei, elektrikli arabalarıyla kesimde rekabeti artırarak muvaffakiyete ulaşabilir mi? Görüşlerinizi yorumlar kısmından bizlerle paylaşmayı unutmayın.

2021’in birinci yarısında Amerika Birleşik Devletleri’nin %428 ile market hissesi en çok büyüyen akıllı telefon geliştiricisi olan OnePlus, yeni periyotta atılımlarına devam edecek üzere görünüyor. Bugüne dek katlanabilir telefonlarla ilgili rastgele bir atılım yapmayan şirket için gelecekte işler değişebilir.

OnePlus, katlanabilir telefonunu 2022’de duyurabilir

Bilhassa son 1 yılda katlanabilir telefon piyasası hiç olmadığı kadar hareketli bir periyot yaşıyor. Samsung ve Huawei’nin Mate X ve Galaxy Fold ile hareket getirdiği piyasa, birbiri gerisine duyurulan katlanabilir akıllı telefonlarla yeterlice canlanmıştı. Son olarak OPPO‘nun akıllı telefonunu 2021 yılı sonlanmadan duyuracağına dair önemli dedikodular ulaşmıştı.

Yogesh Brar cephesinden gelen yeni bilgiye nazaran OnePlus uzun müddettir katlanabilir telefon geliştirmeyi önemli bir biçimde düşünüyor. Şirketin idare kademesi katlanabilir telefonlarla ilgili planlara sahip olsa da telefonun en az 12-15 aylık bir süreç içerisinde duyurabileceği belirtiliyor. Bu manada şirketin akıllı telefonunun 2022 sonu yahut 2023 başından evvel piyasaya sürülmesi beklenmiyor.

Bilindiği üzere OPPO, Vivo ve OnePlus üzere bilindik akıllı telefon geliştiricilerinin tamamı, BBK Ecectronics isimli Çin menşeli bir şirkete ilişkin. Bu manada yıl sonunda OPPO’nun akıllı telefonunu piyasaya sürecek olan şirket hem kendi markasına rakip bir telefon geliştirmek istemeyecek hem de OPPO’nun piyasadan alacağı geri bildirimi görmek isteyecektir.

Haberi ulaştıran kaynak, OnePlus’ın yakın vakitte yeni donanımlar da geliştireceğini idda etti. Firmanın birinci maksadı ise tabletler… Buna ek olarak şimdi ayrıntıları bilinmese de Çin menşeli firmanın giyilebilir teknolojik eserler de geliştirdiği gelen dedikodular ortasında.

Pekala sizler OnePlus’ın bu potansiyel atağı hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce de yeni devirde akıllı telefon piyasasına girecekler mi? Görüşlerinizi bizlerle yorumlar kısmında paylaşmayı ihmal etmeyin.

Apple, son yıllarda üretmiş olduğu aygıtların donanımına daha fazla hakim olabilmek özel bir uğraş gösteriyor. Şirket aslında akıllı telefon işlemcilerinde yakaladığı başarıyı sistemin başka modüllerinde da elde etmek istiyor. Bu sebeple A serisi CPU’ların yanı sıra tablet ve bilgisayarları için geliştirdiği M1, M1 Pro ve M1 Max işlemcileriyle isminden sık sık kelam ettiriyor. Şimdiyse kendi modem dizaynını hayata geçireceği söyleniyor.

Apple geri sayımı başlattı: 5nm, 4nm ve 3nm sırasıyla gelecek!

Apple tabiatı gereği her vakit dalın liderlik koltuğu gaye alan bir yapıda oldu. Ancak bu savını gerçeğe dönüştürmek için daima bir gelişim ve üretim içerisinde olup yüklü ARGE yatırımları yapması gerekiyor. İş modem ve işlemci teknolojilerine geldiğindeyse kesenin ağzı sonuna kadar açılıyor.

Nikkei’de yayınlanan yeni bir rapora nazaran şirket, gelecekteki iPhone’ları için kendi 5G modemlerini üretmek istiyor. Bunun içinse Taiwan Semiconductor Manufacturing ile paydaşlık kurmayı planlıyor. Apple’ın bu iş için şimdi rastgele bir eserde görmediğimiz TSMC’nin 4nm süreç düğümünü kullanmayı planladığı söyleniyor. Ayrıyeten 2023’te bu üretime başlamadan evvel, 5nm üzerinde tasarlanacak ve test edilecek.

Apple ile TMSC, son devirde şirketler ortası etkileşimi en üst düzeye taşıdı. O denli ki TMSC’nin yarı iletken tedariki konusunda Tim Cook‘la el sıkıştı. Karşılığında da 3nm işlemci üretim süreci başlatıldı. Bu durum Qualcomm, MediaTek ve AMD tarafında yapılan planları bozdu. Münasebetiyle bu şirketler de Samsung tarafına yönelerek farklı bir rekabet ortamı kurdular.

Apple tarafından alınan bu karar aslında uzun vakittir bekleniyordu. Şirket 2019’da Intel’in 5G modem kısmını satın alarak bugünün sinyallerini vermişti. Lakin işlemci üretim teknolojileri konusunda TSMC’nin de katkısı epey büyük oldu. Hatta modem teknolojisinin yanı sıra TSMC, A serisi işlemciler için önümüzdeki yılın birinci iki çeyreğinde 3nm sürecini erkenden başlatmak istiyor.

Buna ek olarak, paylaşılan bilgilere nazaran 2022 yılında çıkacak iPhone modellerinde de 4nm teknolojisini göreceğiz. Hasebiyle 2023’te 3nm sürecine geçileceğine neredeyse kesin gözüyle bakılıyor. Olağan TSMC’nin bir ayağı zati Cupertino’da duruyor. Şirketin yüzlerce mühendisi Apple ana komuta merkezinde birlikte yapılan çalışmaları sürdürüyor. Münasebetiyle iki tarafında paylaştığı bilgilerin senkronize olması işlerin yolunda olduğunu gösteriyor.

Siz bu mevzu hakkında ne düşünüyorsunuz? Son yıllarda işlemci üretim teknolojileri 14nm’lerden buralara kadar geldi. Daha ne kadar ilerleyebilir? Görüşlerinizi yorumlarda bizlerle paylaşmayı unutmayın!

Ülkemiz iktisadında, dolar ve öbür para ünitelerinde yaşanan dalgalanma ve ivmeli yükseliş sebebiyle, teknoloji şirketleri ve ithalatçı firmalar hayli huzursuz olduğunu söylüyor. Bilhassa yurt dışından eser tedariki yapan markalar Türkiye’ye bir aygıt getirdiklerinde gümrükten içeri sokarken, o anki dolar kuru üzerinden süreç görüyor. Hasebiyle vergilendirmesi ve satışları da buna nazaran yapılıyor.

Bu yüzden şirketler, Türk Lirası başka para üniteleri karşısında süratli bir halde bedel kaybederken lakin stoklarında olan eserlerin fiyatını stabil tutabiliyor. Bu anlık dalgalanmanın bir kısmını kendi kar oranlarını düşürerek bir ölçü sübvanse etseler de bu durum uzun periyodik olmuyor. Apple da buna emsal bir durumla karşı karşıya olabilir. Şirket 23 Ekim günü iPhone modelleri başta olmak üzere, sırayla tüm eserlerin satışını durdurdu.

iPhone ailesinin artırımlı bir biçimde satışa girmesi bekleniyor!

Türk Lirası son 1 yıldır daima bir dalgalanma içerisinde ilerliyordu. Lakin geçtiğimiz Eylül ayında başlayan bedel kaybı bu ay tepeye ulaştı. Bugün itibariyle 1 dolar, 13.527 TL düzeyine gelerek tarihinin en yüksek pahasına ulaştı. Şu anda pek çok çevrim içi teknoloji satış platformu ve mağaza Kasım ayı indirimlerini sürdürüyor. Ancak bu türlü bir ortamda Apple’ın kendi sayfası üzerinde bir anda tüm satışları durdurması dikkatleri topladı.

Bu durumla alakalı akıllara birinci evvel birden fazla şirketin Covid-19 pandemisi boyunca başına bela olan çip badiresi geldi. Ama Apple, iPhone modellerinin akabinde tüm aygıtların satışını tek tek durdurdu. Hasebiyle mevzunun Türk Lirası‘nın başka para üniteleri karşısında süratli bir biçimde kaybetmesi olduğu anlaşıldı. Akabinde herkes şirketin yeni iPhone ve öbür modellerini artırımlı bir biçimde piyasaya sürmesini bekleyişe geçti.

Türk Lirası şimdi stabil bir hale gelmediği için Apple’ın eserlerini kur düzenlemesiyle mi yoksa stabil bir vakitte mı piyasaya sokacağı bilinmiyor. Ancak bir kur güncellemesi yapacağını varsayarak sizler için yeni fiyatların ne kadar olacağına dair beklentimizi paylaşıyoruz.

iPhone modellerinin beklenen artırımlı fiyatları

Ülkemizde satılan akıllı telefonlar fiyatlarının yüzde 96.47‘si kadar bir vergilendirmeyle birlikte satılıyor. Lakin şirketler, her ülkede tıpkı fiyat siyasetini izlemiyor. Örneğin bir firma vergisiz olarak 700 dolardan tanıttığı eseri öbür bir ülkede 650 dolara satabiliyor. Yani bulunduğu yere nazaran kar oranını düşürerek bir pazar stratejisi izleyebiliyor.

Hasebiyle bizde listemizi hazırlarken, Apple’ın aktüel fiyatlandırma ve sübvansiyon siyasetlerini izledik. Ayrıyeten doları gördüğü en yüksek bedel olan 13.527 TL olarak aldık. Ama sırf bir varsayımda bulunduğumuzu unutmayın. Yani şirket gelecek devirde farklı stratejiler izleyerek fiyatlarını artırıp azaltabilir.

Eserlerin fiyatları yükseldikçe kestirimlerimiz ile açıklanacak meblağla ortasındaki fark, sübvanse oranıyla yanlışsız orantılı olarakartacaktır. Ayrıyeten Apple’ın stoklarını hangi kur oranı üzerinden yenileyeceğini bilmiyoruz. Üstelik şirket akıllı telefonlarını en az yüzde 60 kar oranıyla satıyor. Münasebetiyle pazarda faaliyet göstermeye devam edebilmek için bu artışın büyük bir kısmını üstlenebilir.

Not: Hazırladığımız liste yalnızca varsayımdır. Apple’ın satışlarına tekrar ne vakit başlayacağı ve hangi fiyatla yapacağı şimdi bilinmiyor.

Siz bu mevzu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlarda bizlerle paylaşmayı unutmayın!

Qualcomm, yakında tanıtacağı yeni amiral gemisi işlemcisi için çalışmalara devam ediyor. Hakkında birçok tez ortaya atılan yeni işlemcinin ismi Snapdragon 8 Gen 1 olacağı doğrulandı. Ayrıyeten şirket, Snapdragon’un bağımsız bir marka olacağını duyurdu.

Geçtiğimiz günlerde birinci 4nm taşınabilir işlemci ile karşımıza çıkan MediaTek, amiral gemisi işlemci pazarına epey savlı giriş yaptı. MediaTek’in Dimensity 9000 atağından sonra gözler Qualcomm’a çevrildi.

Qualcomm açıkladı: Snapdragon başka bir şirket olacak

Snapdragon serisinin 10 yıldan uzun bir geçmişe sahip olduğunu belirten Qualcomm, akıllı telefon piyasasında önder işlemci serisini şirket haline getireceklerini duyurdu. Şirketin açıklamalarına nazaran Snapdragon, Qualcomm markasıyla özel bağları olan bağımsız bir eser markası olacak.

Şirketin bahis ile ilgili yaptığı açıklamada, “Geleceğe baktığımızda ve platformlar, özellikler ve tecrübeler genelinde büyümenin devam edeceğini varsayım ediyoruz. Snapdragon’u kategoriler ortası başkan bir teknoloji markası haline getirmek için atılan yürekli adımları düşünmenin ve bir sonraki adıma hazırlanmanın vakti geldi. Kitlemiz büyüdükçe ve yakınlık arttıkça, Snapdragon her zamankinden daha fazla aygıtın merkezinde olacak ve dünya çapında yeni hayranlara ilham verecek. Markamızın özüne sadık kalarak tabir yerindeyse daha uzun bir oyun alanına muhtaçlığı olacak.” tabirlerini kullandı.

Araba dalında de faal olmaya devam edeceklerini açıklayan Qualcomm, isimlendirme konusuna değindi. Şirket, Snapdragon çatısı altında gerçekleşecek araba işleri için Snapdragon Ride Platform ve Snapdragon Digital Chassis üzere markalaşma sürecine gideceklerini açıkladı.

İşlemcilerinin isimlendirme sisteminde de değişiklik yapan Qualcomm, “Platformlarımız için yeni, kolaylaştırılmış ve dengeli bir isimlendirme yapısı, müşterilerimizin Snapdragon tarafından desteklenen aygıtları keşfetmesini ve seçmesini kolaylaştırıyor. Taşınabilir platformlarımızın en yeni amiral gemisi Snapdragon 8 serisi platformumuzdan başlayarak başka eser kategorileriyle uyumlu olarak tek haneli bir seri ve jenerasyon numarasına geçeceğiz.” dedi.

Şirket Snapdragon’un markalaşma sürecini 30 Kasım’da gerçekleştireceği aktiflikte ayrıntılı bir halde açıklayacağını duyurdu. Snapdragon 8 Gen 1 işlemcinin de bu aktiflikte tanıtılacağı iddia ediliyor.

Kia, dünyanın en büyük araba üreticileri ortasında. Ürettiği arabalarla birçok kişinin ilgisini çekmeyi başarıyor. Bilhassa elektrikli arabalara yaptığı yatırımlarla çok takdir ediliyor. Şirket, geçtiğimiz günlerde yaptığı mutabakatla 2045 yılına kadar içten yanmalı motor üretimini bırakacağını açıkladı.

Bu karar doğrultusunda şirket, elektrikli araba modelleri çıkarmaya devam ediyor. Kia’nın geçtiğimiz yıllarda piyasa sürdüğü hibrit modeli Kia Niro, yenilenmeye hazırlanıyor. Şirket tarafından yapılan açıklamaya nazaran 25 Kasım’da yeni jenerasyon Kia Niro karşımıza çıkacak.

Kia Niro 2022’nin ipucu görselleri paylaşıldı!

Kia tarafından yapılan açıklamaya nazaran yeni Kia Niro, Perşembe günü Güney Kore’deki Seul Mobility Show’da tanıtılacak. Bunun yanında yapılan paylaşımda aracın ipucu görsellerine yer verildi. Bu görsellerde aracın net dizaynını göremesek de bizlere aracın genel çizgileriyle ilgili ipucu veriyor.

Bu görsellere bakılırsa araç 2019 yılında tanıtılan HabaNiro konseptine benzeyecek. Aracın ön tarafında bulunan farlar ve art tarafında bulunan art stoplar HabaNiro’nun farları ile neredeyse tıpkı olacak. İç yerde ise HabaNiro konseptinden farklı bir yer karşılıyor. İç yer genel olarak EV6 ile büyük benzerlik taşıyacak.

İç yerde EV6’dan alışık olduğumuz halde 2 adet büyük ekran bulunacak. Bunun yanında eski Kia modellerinden alışık olduğumuz büyük vites topuzu yerini döndürülebilen vites seçiciye bırakacak. Ayrıyeten klimaya denetim edecek kumandalar dijital olacak.

Araç yeni kuşak elektrikli araçlar üzere E-GMP platformunda gelmeyecek. Bunun bilakis olağan içten yanmalı motorlar için tasarlanmış bir platformda gelecek. Aracın detayları ile ilgili şimdi bilgi yok. Aracın hibrit, şarj edilebilir hibrit ve büsbütün elektrikli seçeneklerle gelmesi bekleniyor.

Geçtiğimiz hafta şirket, en büyük elektriklisini EV9 konsepti tanıtmıştı. Şirket, bu ortalar elektrikli arabalar konusunda sürat kesmeden çalışmaya devam ediyor. Ayrıyeten bu aracın platformu gereği öbür elektrikli Kia SUV’larına nazaran daha uygun fiyatlı olması bekleniyor.